Artık bu mevsimin başka bir bahara ihtiyacı varSarılmasını beklediğimiz tüm yaralara tuz basıldı. Aşk ekip ayrılık topladık gökyüzünden.Çok sevdikçe vazgeçilmez olduğunu hissettirdik Önce vazgeçildik sonra da vazgeçtik.Bundandır ki Yalnız Anlaşıldık ama kimseye yanlış yapmadık.İçimizdekiyalnızlığa r..
Haklı insanlar kaybetmez. Bir kere Allah buna müsaade etmez. Sen umut ederek yaşamaya devam et. İlk raundu onlar kazanmış olsalar da, sonunda havaya kalkacak el seninki olacaktır.Üzülme! Her güçlüğün ardında kolaylıklar vardır. Bugün hayat seni dikenine sardıysa, yarın mutlaka gülünü de koklatacaktı..
Gösterişçilik nedir? Onu neden hor görürüz? Ve daha tartışmalı bir soru soracak olursak: Gelişmekte olan bir kültür için gösterişçilik neden hayati önem taşır? Bu tutkulu ve parlak denemesinde Dan Fox, büyük başarılara ulaşmış pop müzik ve modadan edebiyat ve görsel sanatların en çapraşık patikaları..
“Beni affetme… Anlama da… Hayatımın özeti, düzeltilmeyecek kadar vahim bir anlatım bozukluğu… Beni daha fazla konuşturma… Ben susayım, sen ağla… Gusül abdesti alabileceğim kadar gözyaşı biriktir benim için… Sonra beraberce çayıma siyanür karıştıralım. Önce göm beni, sonra anla…”Çocukluğa, büyümeye, ..
“Olur öyle şeyler,” dedi.“Olur mu hiç öyle şey?” dedim.Su vardı önümüzde. Suyun iki yanında insanlar… Onun iki yanında insanlar… Geçti vakit. Gerisini geceye bıraktık.Akıt su… Geçti zaman. O geç gelmişti. Ben geç kalmıştım. Gerisini geceye bıraktık. Kalakaldık, n’apacaktık? Çaresiz, çaktırmadan kims..
Aygıtlar artık yalnızca etrafımızda değil; eylemlerimizde, düşüncelerimizde, bilincimizde ve ruhumuzda. Geldiğimiz noktada kendi aleyhimize kullanılma kudreti olan meçhul aygıtları bizzat kendi ellerimizle büyüttüğümüzü ve bunun karşısında gittikçe küçüldüğümüzü fark ediyoruz. Sahiden, fark ediyor m..
E. M. Cioran iflah olmaz, soluk kesen üslubuyla bütün fanatizmleri, inançları, dinsel ya da politik imanları yine yerden yere vuruyor: Kimi sayfalar bazı kaçış yollarını imlese de, ilerleme bir kurmaca sürüsüne, tanrı hastalığa, umut ise "uçurumun kenarında körebe oynamaya" dönüşüyor.Cioran felsefey..
Kitapsız, çiçeksiz, hayvansız, vicdansız, doğrusuz insandan uzak dur.Umudu öldürüp, nefreti toprağa dikmek isteyenlerden uzak dur.Hayatı sadece ideoloji ve düşünce olarak görenden uzak dur.Mutlu olmanı, sorgulamanı, düşünebilmeni kendilerine yapılmış bir tehdit olarak görenlerden uzak dur.Kendilerin..
Misal; sen çay içersin, o kahve. Daha orada baslar ayrilik. Sen kahvesini dudaklarina götürmesini izlersin, eliyle saçlarini arkaya atmasini seyredersin. Ellerindeki yaralar dikkatini çeker; kalbindeki kesikler bedeninden tasiyor diye üzülürsün, kulaklarina bilmem kaç zaman önce, bilmem kimlerle na..
Her şeyin mükemmel olduğunu düşündüğümüz bu dünyada, kendimizi sürekli bir eksiklik içinde hissediyoruz. Gördüklerimiz mükemmel, duyduklarımız eşsiz, istediklerimizse uzak gibi… Bir biz hata etmişiz, kalbinde çöküntüler olan sadece biz kalmışız, yalnızca biz yaralanan dizimizi bir türlü pansuman ede..
Doğrusu, varlığının tümüyle farkında olmak çok azına nasip olur. İnsan, herkeste sabit olan kapitalist dürtüleri nedeniyle, katıksız faydası için kendini tanımayı, ehemmiyetsiz menfaatler için başkalarını tanımaya tercih eder. Böylece insan, dervişlikten çıkar, kapitalizmin çarklarına girer. Bütün d..
Bugün pek fark edemesek de dünya tarihinin hatırı sayılır bir diliminde biz de vardık. Bizim anlayışımız, anlayışımızla uyumlu hayatımız ve bu hayata eşlik eden icatlarımız ve icraatlarımız… O zamanların “iyi zamanlar” olduğunu içten içe biliriz ve hatta büyük ezberlerimizden biridir bu tabir fakat ..
Kudüs, söylemlerimizin coşkusuna ve iddialarımızın büyüklüğüne rağmen, hakkında pek az bilgi sahibi olduğumuz bir şehir aslında. Çok önemli ve yaygın birkaç anekdot dışında, Kudüs'le ilgili malumatımızın tamamen ezbere dayalı olduğu söylenebilir. Bunun üzerine, bir de herkes söz ettiği, siyasi sloga..
Bebekler, çocuklar hakkında konuşmayı, onların her yaptığına hayret ile eşlik etmeyi severiz. Gençlerden şikâyet eder, yaşlılardan olgunluk ve anlayış bekleriz. Ahir ömrünü sürenlerden damıtılmış hayat tecrübelerini bize armağan olarak sunmalarını isteriz. Oysa modern hayat ne çocukların çocukluğuna..
Bu kitap yeni başlayanlar ve hevesliler için “öykü yazmak” konusunda bir rehber. Bu kitap öyküye farklı gözle bakabilmek isteyenler için bir “kılavuz”. Bu kitap yaklaşık elli yıllık yazarlık kariyerine öykü yazarak başlayan, yazdığı öykülerle ödüller alan, arada başka türden kitaplar yazsa da gönlü ..
“… Tatlı-hoş bir söz, kökleri sağlam ve dalları göğe doğru uzanmış güzel bir ağaca benzer ki o ağaç, Rabb’inin izniyle meyvesini, yemişini her zaman verir… Sevimsiz, kem-çirkin bir söz de yerden koparılmış ve hiçbir sebatı-kararı olmayan kötü bir ağaç gibidir.”(İbrahim Suresi: 14/24-26)Göğe doğru uz..
Geldi Rüzgâr, tam içimde durdu.Haydi, dedi, haydi!Eğleşmek olmaz. Çok zaman kaybettik. Çok beklettik.Özledik ve özlendik.Kuytularda bekleyenlerimiz var. Tenhalarda toplaşanlarımız var.Ve vakit erişti...Kalem ve kelam ustası Uğur Canbolat, bu kitabıyla okuyucularını insanlığın farklı mevsimlerinde do..
“1950 yılında, yani ilkokulu bitirdiğim yaz tatilinde, bazı büyüklerin kelimeler üzerinde fazla durduğuna ilk defa dikkat ettiğimde, bunu biraz yadırgamıştım.‘Kelimeler kelimelerdir o kadar. Erzurum'da şuna şöyle derler, İzmir'de şöyle derler... Büyüklerin takıldığı konulara bak!' diye düşünmüştüm.1..