Mihra Elnurova, Türkiye'nin güneyinde ufak bir Türkmen ülkesi olan Karahan'da yaşamaktadır. Sıcacık bir ailede büyüyen Mihra, hayatın sert ve acımasız yüzüyle henüz tanışmamıştır.Ta ki ülkesinde baş gösteren iç savaşa kadar.Ülkenin çeşitli bölgelerinden ayaklanma ve silahlanma haberleri gelirken her..
Senin görevin kalbimi korumaktı.HEPİMİZİN ACILARI VARDI AMA BEN BU ACILARI DİLE GETİREMEYECEK KADAR TUTSAKTIM.Kâhin gözlerini bebekten ayırıp yere çevirdi ve başını salladı.“Bu o, majesteleri,” dedi. “Kehanetin bebeği. Tacın sizden sonraki sahibi, krallığın tek kurtuluşu ve kalbin taşıyıcısı.”Prense..
“Bende senin kalbinin haritası var. Ben orada asla kaybolmam.”Krallıkların savaşı sona erdi lakin Sara ve Hazar’ın savaşıdaha yeni başlıyor... Sara ondan ustalıkla gizlenen sırları art arda öğrenmenin şaşkınlığını yaşarken kendini bir kâbusun içinde bulacak, Hazar ise tüm bunların ortasında hiç olma..
Seni yanıma, tüm dünyayı karşıma almak istiyorum.Hava soğuktu, rüzgâr acımasız. Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Gün gelecekti, birileri bu kar küresini eline alıp sallayacaktı. Kar yağıyor sanacaktık oysa altüst olacaktık... Eylül, kışın en soğuk günlerinden birinde kendisini Aba..
"Kalbine elini uzat, tutunup kalkmak için seni bekliyor."Karlı bir ormanın tam ortasında tanıdım seni. Orman acımasızdı. Orman ıssızdı. Orman soğuktu. Sen ise bir kar tanesi gibi eşsizdin. Bir kar tanesi gibi erimeye mahkûmdun Eylül… Günler geçti, kış dindi… Güneş açtı, orman ısındı. Ve sen kar tan..
Yıldızları görebilmek için duvarları arasında yaşadığımız evimizden vazgeçtik."Sadece bedenlerimizi değil, ruhlarımızı da karantinaya aldılar. Ne bu karantinadan çıkabiliyoruz, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda da birlikte ol..
"Mesele hiçbir zaman karantinadan kurtulmak degildi. Mesele karantinayı sevmekti."Duvarların yükü hâlâ üzerimizde ve Karantina hâlâ bir adım arkamızda...Belki de kabullenmemiz gereken bir şey vardı bu hayatta. Karantina hayatın ta kendisiymiş; içinden çıkmak değil, içinde yaşamayı öğrenmek gerekirmi..
“Unutma; karanlık olmadan aydınlık bir hiçtir.”Teşekkür ederim hayatıma. Teşekkür ederim çektiğim her bir acıya, yaşadığım her mutsuz geceye, tüm korkularıma, girdiğim her çıkmaz yola... Teşekkür ederim karanlığıma çünkü hiçbiri olmasaydı ben de olmazdım, acıyı yaşamasaydım mutluluğun tadını bilemez..
Söz konusu ben olunca sustum, razı oldum.Ama şimdi söz konusu sensin, ve ben bütün dünyayı karşıma alacağım.Duyuyor musunuz?Şehirler ötesinden,denizler kadar uzaklardan gelen o bağırış seslerini...Kılıç, kesik, çığlık seslerini.Belki de yalnızca ben duyuyorum içimdeki savaşın seslerini...Bir tarafın..
“Ve hiç unutma, ışıklar sadece karanlıkta yanar.Su nasıl akarsa hep suya doğru, ateş nasıl çoğaltırsa yalnızca ateşi, rüzgâr nasıl bilmezse durgun esişleri, ölü her balık nasıl vurursa karaya, beşiğinden ayırılan bebekler nasıl ağlarsa onu alan kollar annesinden bir başkasıysa, bir kuş nasıl bilmezs..
Sen bırak tutunmayı, dünya bizi sarmalar.Kendimi yaşamaya değer görmediğim her şey benim bu hayattaki esaretimdir.Mine çocukluk döneminde babasından şiddet görmüş, annesi tarafından terk edilmiş ve sonrasında yurtta büyütülmüştür. Geçmiş travmalarının ve acılarının üzerine kendisine kurduğu yeni hay..
Işıklar Sana Evinin Yolunu GösterecekBirbirimizi uzaktan uzağa sevmek bir göldü, biz de o göle atlayan iki balıktık.O ufacık gölün içerisinde birbirimizi bulduk ve hiç kaybetmeyiz sandık.Oysa hiçbir şey sandığımız kadar kolay olmadı. Yan yana olmak koskoca bir denizdi ve biz bu denizde birbirimizi k..
Mavi Kuş ve Kafesinin Hikâyesi"Bu hikâyedeki Mavi Kuş benim, sevgilim. Hareket edebiliyorum, ama hiçbir yere gidemiyorum. Sen de benim kafesimsin. Senden kaçarken sana çarpıp yaralanacağım günü bekliyorum. Çünkü biliyorum ki ancak beni yaraladığın gün özgür olacağım. Şimdi beni özgür bırak. İstersen..
Ben ilk dilek hakkımda, bana dilek tutmayı öğreten adamı diledim."Renkli ışıkları sönmüş, ıssız ve bomboş lunaparka baktım. Ne kadar da benziyordu bana. Yıllarca ne olduğumu aradım durdum. Buydum ben işte, gece olduğunda terk edilen, ışıkları kapatılan, bomboş kalan bir lunapark... Kaşlarımı çattığı..
Yirmi dört krallık arasında bölünmüş ve düzensiz bir şekilde yönetilen Wisteria Diyarı… Savaş, açlık ve suçlarla dolu bir dünya… Krallıklar arasındaki savaşın kurbanlarından biri olan Irithel, küçük yaşta hem annesini hem de abisini kaybetmiştir ve çektiği acıların intikamını almak için kendini yıl..
Rodos'ta bir otelde çalisan Angela'dan bir Ege sehrinde yasayan Selim'e gönderilen mektupla basliyor yolculuk… Selim yalniz, kafasi karisik, kendisiyle barismak için isaret bekleyen günümüz insanlarindan… Kendisine gelen mektupla bekledigi isareti aliyor ve Rodos'a, ayni zamanda kendi içine dogru bi..
Bilenler derler ki tasavvufu anlamak için dervis olmak lazimdir. Emine Isinsu’nun “Bir Ben Vardir Bende Benden Içeri”si, okuyana tasavvufu, yasamisçasina hissettiren bir eser. Kültürümüzü anlamak için tasavvufu, tasavvufu anlamak için de Yunus’u anlamak gerek. Tasavvufu yakindan bilmenin tek yolu, o..
KIZILCIK DALLARI`ında, bir evlatlığın başına gelen olayları, kendi diliyle eşleşen bir masal diliyle anlatışı göze çarpar. Mutlu bir aile yaşantısına özlem, büyük bir anlam zenginliğiyle dile getirilmiştir. Kızı erken yaşta ölen bir ninenin, yüreği yanarak ve kızının yadigarına bakarak hatırladıkça ..
Zambak Sokak, 21 Beyoğlu’nda ve internet satış noktalarında… (...) Bir şimşek daha çaktı. Salonu aydınlatan mavi ışık koridora yansıdığında, ne idüğü belirsiz bir varlığın parlak gözlerini bir anlığına gördüm: Yemyeşil parlayan, kocaman gözbebekleri vardı. Çığlık atarak ve sandalyeleri devirerek yem..
Hoca Adapazarı’nda bulunduğu günlerde, şehrin girişinde bulunan TEK Misafirhanesi’nde kalırdı. Misafirhanenin lobisinde hocamız ve katılan arkadaşlarla haftada bir iki gün, akşamları üç-dört saat sohbet etme imkânımız oldu. Bu sohbetler “İstanbullu Hoca”nın tek partili dönemde geçen çocukluk ve genç..