Roman

İnsanlar kavgalıydı kendileriyle, dig?erleriyle, trafikle, s¸ehirle ve bu s¸ehrin bitmeyen kaosuyla. Kavga ettikçe daha fazla kaos çıkıyordu, kaos büyüdükçe daha fazla kavga ediyorlardı. Deg?is¸ik bir ruhu vardı bu s¸ehrin, kendine has, anlatılamaz bir duyguydu burada yas¸amak. Bir yerden sonra tesl..

1989.Doksanlar son sürat başlıyor.Dünyada ve Türkiye’de değişim rüzgarları esiyor.Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi kabul ediliyor.Turgut Özal, Kenan Evren'den sonraki Cumhurbaşkanı olarak yemin ediyor.Devlet Başkanı Nikolay Çavuşesku ve eşi Elena kurşuna diziliyor.Dalay Lama’ya Nobel Bar..

Ünlü İngiliz romancı ve eleştirmen Arnold Bennett, klasik edebiyat tanımını yaparken, Herkesin okuduğu sanılan ve herkesin okuduğunu sandığı kitap, demişti. Italo Calvino’ya göre ise klasik, İlk okunduğunda verdiği keşif duygusunu her okunuşunda yeniden veren kitaptır. Fransız edebiyatında gerçekçil..

Bir kadın, kendi şehrinde, kendi başına yürüyor. Hayat yolculuğunun ortasında yolunu kaybettiğinin farkında. Her bir gününün fonunda yer alan bu şehir, olduğu yer, hikâyesinin gizli kahramanı. Sokakları, parkları, müzeleri, mağazaları, kafeleriyle kadının tek gerçek sırdaşı. Pulitzer Ödüllü Jhumpa L..

"Konuşulanlara göre, İstanbullulara zahmet veren belaların çok büyük bir kısmını tüm zamanların en ünlü cincisi Mösyö Theo çözmüştü. Çözdüğü davalardan ve yakaladığı şeytanlardan birer efsane gibi bahsedilen Mösyö Theo, büyücü ve efsuncu esnafı içinde âdeta bir pir gibi yad ediliyordu.”Depremler, ya..

“Insan gençligini aska vermezse, gençlik ne ise yarar?”“Ama kaybeden sonunda siz olmussunuz.”“Kayip mi? Kaç kisi böylesine sevebilmistir dünyada?”“Ama bir kucak korla kalan siz olmussunuz.”“Iyi ya bos degildi kucagim.”“Ama yandiniz, kül oldunuz.”“Ama vardim, kül bunun kaniti.”12 Eylül’ün gölgesinde ..

Bugün yollanıyorken bir gurbete yenidenBelki bir kişi bile gelmeyecektir bize.Bir kemiğin ardında saatlerce yol gidenİtler bile gülecek kimsesizliğimize. Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların...Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda.Dün benimle birlikte gülen tanıdıklarınYalnız bir hâtırası kaldı a..

Simone Weil'in toplumsal ve siyasal eleştiriye ayırdğı çalışmalarını bir araya getiren bu derleme, iki esas sorunun peşine düşüyor: Özgürlüğün ve baskının esas nedenleri nelerdir? ve Marx'tan bu yana siyasal ve toplumsal düşünce, Batı'da kayda değer bir şey üretebildi mi? Gençken 'Kapital'i ilk kez ..

“Yaşandığı vakit anlaşılmaz olan, bir gün hatırlandığında anlaşılır....”İspanyol yazar ve eğitimci Josefina Aldecoa biyografik romanı Bir Öğretmenin Hikâyesi’nde öğretmen annesinin anılarından ve kendi deneyimlerinden yola çıkarak, idealist bir kadın öğretmenin İspanya köylerinde ve kasabalarındaki ..

Polen ve Baler, Ordu’da arı çiftliğinde yaşayan iki kardeştir. Arkadaşlarıyla çiftliği gezdikleri gün kraliçe arıların gözdesi Elizabeth, gizemli bir şekilde ortadan kaybolur. Baler’in dedektif kişiliği olayın peşini bırakmaz ve hemen arkadaşlarıyla gizemi çözmeye çalışır. Acaba ekip Elizabeth’i bul..

1920’li yillarda Londra ve Hong Kong’da geçen Boyali Peçe, bir kadinin ruhani uyanisinin hikâyesidir. Kitty, annesi tarafindan sosyal merdivende yükselmesini saglayacak bir evlilik yapmak üzere yetistirilmistir. Ancak yasi ilerlerken ufukta böyle bir evlilik belirmeyince panik halinde sevmedigi bir ..

D.H. Lawrence’ın aklındaki çare, kadın-erkek ilişkileri çerçevesinde evlilik ve cinsellik konularını cesaretle ele alarak İngiliz halkını etkileyip değiştirmeye çalışmaktır. Çünkü ona göre aslında tüm Batı uygarlığı insanların içgüdülerini, bilinçaltı eğilimve arzuları bastırıp köreltmiş, onları “ya..

İyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir.Ellerimizle kirlettiğimiz benliğimizi kendimizden korumak için kaçarız aynaya bakmaktan, sanki o biz değiliz de içimizdeki şeytanmış gibi. Adım adım peşimizdedir oysaki... İyilik nerede biter, kötülük n..

Aix-Marseille Üniversitesi’nin rektörlüğünü de yapmış bir eğitim bilimci olan Jules Payot “İrade Terbiyesi” adlı eserinde yüzyıllardır değişmeyen temel dürtüleri ve eğilimleri, insanın en önemli sorunu olan iradenin eğitilebilir bir güç olduğunu ve bu güçle hem iç hem de dış hayatın yönetebileceğini..

Ahmet Cemil, Mülkiye Mektebi’ni bitireceği sırada babasını kaybeder ve bunun üzerine ailesinin geçimini sağlamak için bir taraftan roman çevirileri yapıp bir taraftan da akşamları özel dersler vererek çalışmaya başlar. Edebiyata bir hayli meraklı olan ve edebiyat dünyasına büyük bir yenilik getirece..

Gri Takım, dünyanın çeşitli yerlerinden ajanlarını bir araya getiriyor ve kötülüğün kalesine doğru yola çıkıyor… Dışı cennet, içi cehennem kuyusu bu adadan çıkış yok! Şimdi ya da hiçbir zaman… Büyük mücadelede yüz yüze gelme zamanı! Bu kitaptan sonra, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…Kötülüğün kales..

İsimsiz kahraman olmayı tercih edenlerin isimleri bilinmez… Onların mücadelesi şöhret için değil, devlet ve millet içindir. Nihayet, dönüm noktasına gelindi. Küresel güçler şah çekiyor ve biri mat olacak.Kahramanlar, gerçekten var mı?İsimsiz kahramanlar neden isimsiz?Uyanış nasıl gerçekleşir?Kapana ..

Bu romanda Zola, etrafindaki her yasama âdeta felaketi getiren Nana adindaki bir hayat kadininin eliyle aristokrasinin ve burjuvazinin maskesini düsürür; maskenin altinda beliren çürümüslügü, ikiyüzlülügü gerçeklikten bir an bile ödün vermeden, açikyüreklilikle anlatir. Zola, Nana’da Flaubert’in de ..

Victor Hugo (1802-1885): Fransiz edebiyatinin en ünlü yazarlarindan biri olan sanatçi, edebi ününü siirleri ve oyunlari ile kazandi. Romantik akimin en taninmis adlari arasinda yer aldi. Toplumsal sorunlar ve politikayla yakindan ilgilendi, 1848 ayaklanmalarinin ardindan Kurucu Meclis’e katildi, dah..

Gecenin bir vakti karla kaplı ıssız bir köye K. adında bir adam gelir. Şato tarafından köye kadastrocu olarak atanan K. kendisine verilen işe bir an önce başlamak istemektedir ama işinin ne olduğunu bir türlü anlayamaz, tek istediği Şato’yla bağlantı kurabilmek ve işini yapmakken yoluna sürekli enge..