Türkiye’nin korku markası Şafak Güçlü, karanlığı ruhunuzda hissedeceğiniz bir seriyle geliyor...Sezgin, yeni bir başlangıç için gittiği o muhteşem adada sadece kendini bulmayacaktı. En büyük kabusunun başrolü de yine kendisi olacaktı!Karanlık yükseldiğinde her yeri saran sis, içinde milyonlarca kork..
Evlilik yıldönümlerinde eşi kaçırılan bir adam… Eşinin hayatının kurtulması için kendine önerileni yani cinayet işlemeyi göze alabilecek mi?Yavaş yavaş tuhaf bir girdabın içine çekilen çaresiz bir adam. Kendisine bu karanlığın içinden kurtara bilecek mi?Bir otel odasında hafızasını kaybetmiş bir hal..
Her yaştan okuyucunun kendi hayatından kesitler bulabileceği birbirinden heyecanlı kısa öykülerle bazen neşeli ve huzurlu ama çoğu zaman da hüzünlü bir yolculuğa çıkıyoruz. Nihayetinde sayfalar ilerledikçe bu yol kendi içimize doğru kıvrılarak ihtiyacımız olan kendimizle yüzleşmeye götürüyor bizi.Ür..
Aşk sevginin şahikasıdır evlat, dedi ihtiyar adam munis ve kendinden emin bir sesle, en tepe noktada kimi seviyorsan, ona âşıksındır. Düşün bakalım, inanan biri o noktada kimi sevebilir? Ağyarı ancak ya tutku olabilir ya da şehvet… Bu ikisi çoğu kereler aşkla karıştırılır. Oysaki aşkı bunlardan ayır..
‘İnsanlar tek tek ele alındıklarında çözülmesi mümkün olmayan birer bulmacadırlar; ama bir aray gelmeye başladıklarında matematiksel bir kesinliğe dönüşürler. Mesela herhangi bir insanın ne yapacağını asla önceden tahmin edemezsiniz; ama belli bir sayıdaki insanın neyin peşinde olduğunu kestirmek ço..
Mehmet Rauf, Eylül romanında dönemin adeta romantik ve psikolojik bir röntgenini çekiyor. Osmanlı'nın son döneminde yavaş yavaş fılizlenen bir burjuvazinin hayatından orijinal kesiti, insan ruhunun en gizli kapılannı açarak, insan ruhunun duygusal ve psikolojik derinliklerine hoyratça dalarak anlatı..
İrene Adler, Holmes’in ‘O Kadın’ dediği kadındı ve Holmes ona karşı sevgi gibi bir duygu belemiyordu. Böyle bir duygu, Holmes’in soğuk, herkesi mükemmel olmasını isteyen, hayranlık uyandıracak kadar dengeye sahip olan zihnine çok uzaktı.Ürün Adı: Kızıl Soruşturma - Sherlock Holmes..
Kibris’tan Siirt’e; Bir Ideal PesindeRauf Raif Denktas; Dinamik, vatan millet için canini ortaya koymus, aninda karar veren ve o kararin arkasinda duran, kahraman bir Türk askeriydi. Milli direnisin yikilmaz diregi oldu. Eger Kenan Çoygun olmasaydi, o direnis, o güç, o otorite olmasaydi bizim içimiz..
O pencereden bakan sadece ben değildim. Diğerleri de benim gibi gökyüzüne bakmaktaydılar. Birçoğumuz gördük o mavi kuyruklu uçurtmayı. Adını özgürlük koydu kimilerimiz.O rüyanın içerisine zorla soktular bizi ve olmadığımız roller verdiler. Yel değirmenleriydi savaşılan düşmanlar. Rüzgârda saçlarımız..
Halid Ziya Uşaklıgil üzerinden yüz yıl geçtiği halde hala geniş bir okur kitlesine ulaşabilen "Mai ve Siyah" isimli romanının yazılış süreci hakkında şunları söylemiş:"... Bir ara Halil bana "Bir şeyler yazıyor musun, yazmayacak mısın?" diye sordu. O zaman ben, her akla geleni söylemekte sakınca gör..
Sherlok Holmes’un kusurlarından biri, (eper buna gerçekten kusur denilebilirse) planlarını eyleme geçirdiği ana dek, onları başkalarına tam olarak anlatmamaktadır…Ürün Adı: Sherlock Holmes - Baskerville'lerin Köpeği..
İstanbul İşgal Yılları… Ve Ali Canib, tarihimizin bir parçasıdır. Ancak anlattığı hikayeler, bu tarihi dönemin sadece bir parçası değil, aynı zamanda gerçek bir maceranın ve heyecanın da simgesi olmuştur. Her biri soluksuz bir okuma vaat eden bu hikayeler, şüphesiz tarihe damgasını vuran bu zorlu dö..
“Her aşk biraz cinayete benzer,”demişti şairin biri, bir zamanlar. Üzerindeki gerginliğin aksine çoğalan hafifleme duygusu, tüm bedenini sarıyordu. Sanki artık bu dünyadan biri değildi. Parçalanmış bir zihindeki aşk parçalarını yerine oturtmaya çalışıyordu. Bugüne kadar, yüreğinin çevresine ördüğü y..
Buğra Gülsoy, Birinci Kıyamet’in devamı olan, serinin son kitabı İkinci Kıyamet’te okurlarını sürükleyici bir yolculuğa daha çıkarıyor. Yaşanmış akıl almaz bir hikâyeden esinlenen roman, aşkın ve savaşın tanıklığında tüm zamanların içinde geçiyor. Birinci Kıyamet, Poe’nun “En korkunç canavarlar, ruh..
Narli Bahçe’yi ariyordum. Hangi cografyaya ait oldugunu bilebilsem yollara düsmeye hazirdim. Ama bir türlü hatirlayamiyordum: Batida miydi Narli Bahçe, doguda mi? Uzun yollarin ucunda miydi, burnumun dibinde mi? Içimde miydi, disimda mi? Var miydi, yok muydu? Kuzeye ve güneye giden yollari büyük den..
Şimdiii, güzel arkadaşım! Oyunun kurallarını anlatıyorum. Belki de biliyorsun bu oyunu zaten. Bilmiyorsan da çok kolay ve zevkli. Öğrenirsin hemen.Oyunumuz şu: Ben aklımdan bir yer tutuyorum. Ve sana soruyorum. “Aklımda bir yer var?” Sen de ipucu istiyorsun. Diyorsun ki: “Nesi var?”Ama öyle kolay de..
Zeyyat Selimoğlu’nun öykülerindeki deniz teması onun yaşama biçimi ve hayata bakışıyla eştir neredeyse. Yaşadığı Heybeliada bir bakıma öyküsünün de “ada”sına dönüşmüştür. Oradan aldığı esinle gözlemevine yansıyanlarla öyküsünde yepyeni bir ufuk açmıştır. Aramızdaydı O Günkitabında yer alan öyküleri ..
“Birileri doğar, birileri ölür.Bir çiçek solar, diğeri açar.Bir yerlerde güneş batarken, bir yerlerde doğar.Hayatın nasıl da hiç hissettirmeden akıp gittiğine kimsenin aklı ermez.Aldığımız her nefes ödüldür aslında bizlere. Fakat her nefes, bizi biraz daha yaklaştırır kendi ölümümüze.”Birbiri ardına..
GÜÇLÜ KADIN YOKTUR. KENDİNİ GELİŞTİRMİŞ, ÖZ GÜVENİ YÜKSEK KADIN VARDIR. Uğruna tek taraflı savaşacağınız hiçbir sevgiye razıolmayın. Elde ettiğiniz hiçbir şey hayalde olduğukadar gu¨zel kalmaz. Yegâne derdiniz beklentilerinizigerçeklere göre şekillendirme çabası olmalı, gerçeklerindu¨şu¨ncelerinize ..